Prof. Dr. Ersin Aksay, influenza ve soğuk algınlığı vakalarında ciddi bir artışın olduğunu ve mevcut durumun salgın olarak nitelendirilebileceğini söyledi. Aksay, “Bir salgından söz etmemiz mümkün. Aslına bakarsanız biz bu salgını Covid-19 döneminde maske kullanımından ötürü çok yaşamamıştık. Ancak maske kullanımının azalması sebebiyle influenza ve soğuk algınlığı vakalarında belirgin bir artış görüyoruz” dedi.
Son dönemde acil servislerde yaşanan yoğunluğa dikkat çeken İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Medical Point Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Prof. Dr. Ersin Aksay, ‘salgın’ uyarısında bulundu.
"SALGINDAN SÖZ ETMEMİZ MÜMKÜN"
Özellikle maske kullanımının azalmasıyla birlikte hastaların benzer şikayetlerle başvurduğunu belirten Aksay, şu ifadeleri kullandı:
“Bir salgından söz etmemiz mümkün. Aslına bakarsanız biz bu salgını Covid-19 döneminde maske kullanımından ötürü çok yaşamamıştık. Ancak maske kullanımının azalması sebebiyle influenza ve soğuk algınlığı vakalarında belirgin bir artış görüyoruz. Son dönemlerde baktığımız hastalarımızın büyük çoğunluğu burun akıntısı, yüksek ateş ve öksürük şikayetleriyle geliyor.”
Grip ve soğuk algınlığı arasındaki farklardan da söz eden Aksay, şunları kaydetti:
“Soğuk algınlığında şikayetler daha basit oluyor. Grip de viral bir hastalık ancak influenza dediğimiz virüs yol açtığı için daha ağır seyrediyor. Özellikle immün yetmezlik, kronik bronşit, diyabetik hasta ve ileri yaştaki hastalarda daha ağır geçebiliyor. Zatürreye ya da akut bronşite de çevirebiliyor. Gripte yaklaşık 39 derece ateş, yaygın kas ve eklem ağrıları, şiddetli baş ağrıları olabilir. Akut bronşite veya pnömaniye çevirmesi durumunda birkaç haftaya varan öksürükler görülebilirken; devamında ise göğüste batıcı ağrılar, yaygın kas ve eklem hastalıklarıyla da karşılaşmak mümkün.”
“HASTA OLANLAR KALABALIK ORTAMLARA GİRMEMELİ”
Gelişen salgınla mücadele kapsamında maske kullanılması gerektiğinin altını çizen Aksay, şöyle konuştu:
“En etkili korunma yolu elbette hasta olmamaktır. Viral hastalıklar çoğu zaman kendi kendine iyileşen ve semptomatik destek tedavisi dışında ilaçlarla da süreyi kısaltamadığımız hastalıklardır. Hasta olan bireyler mümkün olduğunca kalabalık ortamlara girmemeliler. Çocuklarının okullarına gitmemeleri, maske takmaları ve özellikle gribi ağır geçirme ihtimali yüksek olan kişilere karşı temasta bulunmamaları gerekiyor.”
“ANTİBİYOTİKLERİN HİÇBİR FAYDASI YOK”
Aksay, grip ve soğuk algınlığında antibiyotik kullanılmaması gerektiği konusunda da uyarıda bulunarak, şunları söyledi:
“Yaşadığımız salgın viral etkenlerden kaynaklanıyor. Grip veya soğuk algınlıklarında antibiyotiklerin hiçbir faydası yok. Bakteriyel bir enfeksiyon olmadığı sürece antibiyotik kullanmamak lazım. Ayrıca damardan tek dozda alınan C ve B vitaminlerinin de hiçbir faydası yok. Semptom süresini kısaltmadığı gibi gelişebilecek gribal enfeksiyon olma ihtimalini de azaltmıyor. Dolasıyla hastaya bir faydası olmuyor. Ateş düşürücü ve ağrı kesici tabletlerle bu süreci rahatlıkla götürmek mümkün.”