İstanbul’da 1 Mayıs kutlamalarında Saraçhane’den Taksim’e yürümek isteyenlere yönelik yapılan ilk operasyonda 25'i tutuklu bulunan 30 kişi hakim karşısına çıkıyor.

30 kişi hakkında değişik suçlamalarla açılan davanın ilk duruşması, İstanbul Adalet Sarayı 44. Asliye Ceza Mahkemesinde görülmeye başlandı. Kimlik tespitinin ardından savunmalar başladı.

Duruşmaya 16 tutuksuz sanık ve avukatları hazır bulunurken bir sanık bulunduğu ilden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemleri (SEGBİS) yöntemiyle katıldı.

"BİZ POLİSE DEĞİL POLİS  BİZE SALDIRDI"

Sanıklardan Ahmet Hazar Yüksel savunmasında, şunları söyledi:

''Tutanakta belirtilmeyen; gözaltına alınırken 3 kez dağılma anonsu yapılmadı. Kortejler bitene kadar bekletildik, sonra gözaltına alındık. Bahsi geçen Partizan flamaları suç isnadı değildir. Flamayı taşıdım, ‘Önderimiz İbrahim Kaypakkaya’ meselesine değinmek istiyorum. 'Yasalarınızı tanımıyoruz, önderimiz İbrahim Kaypakkaya' gibi bir sloganımız yoktur. Uydurma bir slogandır. Öncelikle İbrahim Kaypakkaya sanık olduğu davada şüpheli sanık olarak vefat etmiştir. 'Önderimiz İbrahim Kaypakkaya' sloganını attım. Partizan da çıkan, yasal bir dergidir. Bu derginin flamasını taşımak bir suç değildir. 1 Mayıs yürüyüşü yasal bir yürüyüştür. Polis bizi gayri hukuki olarak gözaltına almıştır. Darp etmiştir. Biz kendilerine saldırmadık, öncesinde polis bize saldırdı.''

"İŞKENCEYLE GÖZALTINA ALINDIK"

Ahra Demir Acer ise savunmasında, “Benim şu anda içinde bulunduğum durumla herhangi bir bağım yok. Flama taşımadım, yelek giymedim. Herhangi bir polis uyarısı işitmedim. darp edilerek gözaltına alındım. Kutlamaları takip etmek için oradaydım" dedi.

Mertcan İnceoğulları mahkemedeki ilk savunmasında, "Herhangi bir uyarı yapılmadı, aksine işkence yapılarak gözaltına alındık. Demokratik bir hakkımız olarak oraya gittik. Bundan kaynaklı anayasayı tanımıyoruz gibi bir slogan atılmadı. Flama taşıdığım, slogan attığım doğrudur. Ancak iddianamede yer alan sloganı atmadık" ifadesini kullandı.

Metin Kaya ise "Ben işçiydim daha önce, şu an işsizim yargılamadan dolayı. İşçi olduğum için her 1 Mayısa giderim. Alanda bize herhangi bir uyarı yapılmadan abluka altına alındık, biber gazı sıkıldı üstümüze. Gözaltına alındık" diye konuştu.

ADLİ KONTROL KALDIRILDI

Ara kararını açıklamayan mahkeme, dosyayı mütalaayı hazırlaması için savcılığa gönderdi. Ayrıca sanıklar hakkındaki adli kontrol hükümlerinin kaldırılmasına karar vererek, duruşmayı 18 Ekim'e erteledi.