Rusya-Ukrayna Savaşı bir yılı geride bırakırken, AB'den, Rus yönetimine uyguladığı, tarihte görülmemiş yaptırımları daha da genişletme sinyali geldi. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu çevre ekonomilerden Rusya’ya yapılan ihracatı mercek altına alan AB, baskıyı artıracağının ilk sinyalini AB’li olmayan TIR’lara Belarus sınırını kapatarak vermiş oldu.
Türkiye’nin Rusya’ya ihracatı geçen yıl yüzde 43 artışla 7,6 milyar dolara ulaştı. Yılın sonunda Türkiye’nin en büyük sekizinci ihracat pazarı olarak listede yer bulan Rusya, bu yılın ilk iki ayında ise beşinci sıraya kadar yükseldi.
Ekonomi gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Türkiye’nin Rusya’ya artan ihracatının dikkat çektiğini, bunun sonucu olarak baskıların artabileceği uyarısında bulundu.
'BİZE DE BASKI GELECEK'
Öncelikle Polonya’nın AB’li olmayan nakliyecilere Belarus sınırını kapatmasını değerlendiren İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu Polonya’nın Türkiye ile iyi ilişkilerine dikkati çekerek uygulamanın Türkiye’yi değil, Belarus’u sıkıştırmak için gündeme geldiği görüşünü dile getirdi. Türk nakliyecilerin alternatif güzergahlar üzerinde çalıştığını aktaran Zeytinoğlu, “Orta ve uzun vadede AB bize, ‘Çok destek veriyorsunuz, biraz dikkat edin’ diyecektir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Rusya’ya yaptığı ihracatta ciddi bir artış olduğunu vurgulayan Zeytinoğlu Rusya’nın çok sısa bir sürede Türkiye’nin beşinci büyük ihracat pazarı haline geldiğini belirterek “Bunun birilerinin dikkatini çekmemesi mümkün değil. Bize de baskı gelecektir, bu kaçınılmaz” dedi. Zeytinoğlu sözleri şöyle sürdürdü: “Ancak biz Rusya’ya ağırlıklı olarak gıda sattığımız için daha fazla büyüme şansımız yok. Tabii bunun yanında biz Rusya’dan 30-40 milyar dolarlık enerji alıyoruz. Dolayısıyla Rusya’ya bağımlı olduğumuzu Batı’ya söylüyoruz. Bu nedenle ticareti de ofset etmeye çalışıyoruz.”
'İKİ TARAFA EŞİT MESAFEDE DURULMALI'
DEİK Türkiye-Avrasya İş Konseyleri Başkanı Ruşen Çetin ise yaptığı değerlendirmede Türkiye’nin çeşitli kesimler tarafından Rusya konusunda sıkıştırıldığını söyledi. Başta AB ve NATO Batı’nın müeyyideleri daha da artırıp zorlaştırmaya çalıştığını ifade eden Çetin, “Hatta Türkiye’yi de yaptırımların içine almaya çalışıyorlar” dedi.
Batının bu tutumuna karşın Türkiye’nin oldukça başarılı bir politika izlediğini savunan Çetin, “İki tarafa da mümkün olduğu kadar eşit mesafede gitmeye çalışıyoruz. O yüzden biraz daha iyi görünüyor durum. Batı, ödemeler konusunda birtakım zorluklar çıkarmıştı, ama sistem yine de bir şekilde çözülüyor. O kısmı aşabiliyoruz. Ama dikkatli olmak gerekiyor. Ödemeler ve bankalarla ilgili yeni müeyyideler gelebilir, bu bir tahmin. Dikkatli olmak lazım. Ancak politikamızı biz bu şekilde sürdürmeliyiz” şeklinde konuştu.
'BATILI İŞ İNSANLARI FARKLI DÜŞÜNÜYOR'
Türkiye’nin Rusya’ya en önemli ihracat kalemlerinden biri hazır giyim ve bu alandaki en yetkin isimlerden biri de TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektörü Meclis Başkanı Şeref Fayat. Türkiye’nin bugüne kadar hem AB hem de ABD’nin yaptırımlarına katılmadığını belirten Fayat, daha da önemlisi bu durumu her iki tarafın da kabul ettiğine dikkat çekti. Ancak Fayat “ticarete aracılık etme” konusuna Batı’dan önemli itirazlar geldiğini kaydetti. Zaman zaman Batılı üst düzey yetkililerin Türkiye’de temaslarda bulunduğunu hatırlatan Fayat, “Savaşın uzamasının hem Ukrayna’ya hem de AB’ye ciddi etkileri var, tıpkı Rusya’ya olduğu gibi. Aslında AB’de siyasiler Rusya ile ticarette çok katı olsalar da Batılı şirketler daha farklı düşünüyorlar, bunu bir şekilde aşmak istiyorlar. Dolayısıyla ara sıra itiraz etseler de bu ticaretin fişini tam olarak çekemeyecekler. Çünkü AB için, Türkiye’den başka hem Rusya hem de Ukrayna ile oturup konuşabilecek başka ülke kalmadı” görüşünü paylaştı.