Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Bolu’daki Kartalkaya Kayak Merkezi’nde yer alan Grand Kartal Otel’de yaşanan yangın felaketine ve İmralı görüşmelerine ilişkin katıldığı bir YouTube kanalında değerlendirmelerde bulundu. 78 vatandaşın ihmaller zinciri nedeniyle yaşamını yitirdiği Bolu Grand Kartal Otel yangınına ilişkin Arınç, "Denetim yapmakla görevli kişiler eğer bu denetimi sağlıklı olarak yapmıyorlarsa buna izin veren, yol açan herkes sorumludur. İnşallah bu son olur" dedi.
"Birbirlerine şut atıyorlar"
Arınç konu hakkında şunları söyledi:
"Böylesine bir otelde bir yangına karşı ve üstelik ahşap ağırlıklı bir otelde gerekli tedbirler alınmış mı? Yazıyorlar, okuyorum, TV'deki tartışmaları takip ediyorum. Bu arada çok çirkin bir şey var. Suçlamalar başladı. ‘Belediye’ diyorsunuz. ‘Efendim biz Büyükşehir Belediyesi değiliz’ diyorlar. Haklılar. Belediyenin yetki alanı içinde mi? Hayır burası turizm yatırımları alanında. O zaman sorumlu kim? Turizm Bakanlığı. Onlar başka sebeple yine mesele belediye tarafına daha çok gelmeye başlıyor. En azından bize ihbar etmedi diyorlar. Eksiklikleri bize söylemedi diyorlar. Onlar da ‘Bu bizim yetkimizde değil’ diyorlar. Kardeşim ölen insanlar var ve elle tutulan bir vaka var. O nedir? Büyük bir yangın ve yangında öldü insanlar. Yangın merdivenini bulamadılar, ortalık toz duman haline gelmiş. Kimse kendisini kurtaracak bir şekilde eğitilmemiş en azından çalışanlar açısından bu böyle. Bu olaya karşı bu işin sorumlu kimdir? Birbirlerine şut atıyorlar. Biz de vatandaş olarak üzülüyoruz. Bizde bu işler olağan işler haline geldi. Sonunda belki 3-5 kişi üzerine bir dava açılacak. Onlar da belki, en son olaylarda görüldüğü gibi, 18-20 sene ceza ile karşı karşıya kalacak. Tabi muhatap olarak belediyenin herhangi bir şekilde ihmali varsa mutlaka ortaya çıkarılmalı. O kişiler kimse, bu tedbirleri almamışsa, eğitimleri vermemişse nerede noksanlık varsa ibreti alem için bu işin sorumluları mutlaka cezalandırılmalı"
"Türküyle Kürdüyle herkesi sımsıkı kardeş yapabilecek bir yol açıyorsanız ben sizi alnınızdan öperim"
İmralı görüşmelerine ilişkin de umutlu olduğunu ifade eden Arınç, şunları söyledi:
“Sayın Bahçeli bunu söylediği zaman önce çok şaşırdığımı ifade etmeliyim, gözlerimi ovuşturdum. Önce bir şaşırdık ‘acaba doğru mu söylüyor’ diye. En katı Türkçü bir ağızdan böyle bir şey duyduğunuzda ister istemez şaşırıyorsunuz. Beni bağışlasınlar kendi grubu da şaşırdı çünkü. Arkasında bunun arkasında bir iyi niyet aradım. Bahçeli bunu diyorsa bir yol açıyor demektir. Yol açmak da çok önemli. Yol bulamıyorsanız bir yol açacaksınız. Ama çok iddialı bir söz. Niye buradan başladı diye bir işkillendim. Türkiye’de bir süreç başlayacaksa, toplumsal barış ile Türküyle Kürdüyle herkesi sımsıkı kardeş yapabilecek bir yol açıyorsanız ben sizi alnınızdan öperim.
"Diyarbakır meydanında ona bir toplantı tertip edin oradan söylesin"
Niye burada başlandı? Mesela Öcalan niye Meclis’e gelsin ki bu mümkün değil. Meclis’e gelmesi mümkün değil. Gök yarılsa Meclis’e gelmesi mümkün değil, neden buradan başlandı? Acaba genel bir af mı düşünüyorlar bunu çıkartmak için? İkincisi “umut hakkı” acaba uygulanacak mı Türkiye’de çünkü 2013’ten beri biz bunu rafa kaldırdık. Keşke olsa çünkü bundan istifade edecek başkaları da var. Ama af düşünmüyorsanız özel bir izin ile mi çıkacak ancak öyleyse neden TBMM’ye gelsin? Gidin bir otelin lobisinde kendisine ne söyletecekseniz söyletin. Ya da Diyarbakır meydanında ona bir toplantı tertip edin oradan söylesin.Çünkü söyleyeceklerini İmralı’dan söylemesi ona prestij kazandırmaz.
"O dönemde örgüt ihanet etti"
O sürecin içerisinde biri olarak söyleyeyim doğru bildiğimiz her şeyi yaptık, hatalarımız da olmuştur. Ama örgüt ihanet etti ve o eylemsizlik sürecini kendisini silahlandırarak, ‘devrimci hareket’ adıyla sonradan da köylere ve şehirlere hakim olmak için silahlı hendek olaylarına dönüştürdü. Bu bir tecrübe oldu. Bugün o süreçten daha farklı bir zamandayız. Teröristle mücadele kapsamında ülkemiz çok başarılı işler yaptı ve Türkiye içerisindeki varlıkları giderek eridi. Bu yüzden Türkiye sınırına, güney sınırlarımıza konuşlandılar. Hem Suriye’nin hem de Irak’ın durumundan istifade ettiler. Şimdi iş biraz daha kolaylaştı. Ama ne yapacağınıza bağlı. Sayın Bahçeli şunu söylüyorsa ‘Kardeşim çıksın şunu söylesin, o zaman biz bu işi kapatalım. Bu eksik, bu kadar basit bir olay değil. Olay grift hale geldi.
"Kandil’dekiler için ne düşünüyorsunuz?"
Bugün sadece belli bir programdan emin olmalıyız. Sayın Bahçeli’nin sözleri ile başlayan süreç nasıl bir yol haritası ile neticeye uğrayacak. Bizim beklediğimiz nedir? Amacımız nedir? Ne istiyoruz biz? Bunun paydaşları olarak Amerika, PKK ve YPG’nin en büyük tedarikçisi. Esad gitti onun yerine gelenlerle biz nasıl bir siyaset yürüteceğiz. Biz YPG, PKK buradan çıksın dediğimiz zaman bunlar nereye gidecek? Kandil’dekiler için ne düşünüyorsunuz? Yeter ki böyle planlama olduğundan biz emin olalım. Çünkü bunu söylemezler, MİT takip eder, hükümetimiz takip eder. Ama emin olalım yeter ki.
"Bu çağrıyı Apo yapar mı, yaparsa ne olur?"
Bu çağrıyı Apo yapar mı bir, yaparsa ne olur iki. Ben şu an emin değilim O yüzden Sayın Bahçeli, MHP kendi içinden ya da dışından ‘bu işi sana verdim, sen yürüteceksin’ demesi gerekir. Ben buna DEM Parti’nin de hayır diyeceğini tahmin etmiyorum. Yeter ki işin sahibi olsun. Bugünkü DEM bu işin sahibi olamaz. Yaralı bir kuş gibidir o. Şeffaf bir sürecin içerisine konulması gerekir. Bu şeffaf sürecin de yeri belki TBMM’de bir komisyon kurularak legal anlamda yürütmeleridir. Toplum da buna hazır emin olun."
"İnsanlar zirvedeyken işi bırakması lazım"
Erken seçim kararı alınabilirse Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden aday olabileceğine de dikkat çeken Arınç, “Ama bu bugünün konusu değil.O gün gelinceye kadar kim ölür, kim kalır, Türkiye nereye gider… Bütün bunları o zamana bırakmak ve bugünden karar vermemek lazım. Bir siyasetçi olarak son sözümü söyleyeyim. İnsanlar zirvedeyken işi bırakması lazım. Ben 2007'de müsaade istedim ama alamadım. Belki kötü bir örnek olacak ama Merkel'in gittiği gibi gitmek lazım. Alkışlarla ve takdirlerle... Yoksa o güzel günlerin hatırına kimse bakmaz” dedi.