Bora Kaplan suç örgütü davası sanıklarından Mahmut Gökhan Çanga'dan sonra Bora Kaplan'ın avukatları da davaya bakan Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti hakkında redd-i hakim talebinde bulunup adil ve tarafsız yargılama yapılabilmesi için yeni bir heyetin oluşturulmasını istedi.
12punto'dan Müyesser Yıldız'ın haberine göre; Bora Kaplan'ın avukatları Tarık Teoman, Umut Köroğlu ve Rıdvan Şahin'in bugün yaptıkları başvuruda; firari sanık ve gizli tanık “M7” kod Serdar Sertçelik ile KOM Şube Müdürü Şevket Demircan'ın telefon görüşmelerinden, 32. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı’ndan Sertçelik için garantiler aldığının ortaya çıktığı vurgulandıktan sonra “M7”nin firarının sanıklardan ve avukatlarından nasıl gizlendiği şöyle anlatıldı:
“Tensip zaptında ve duruşmanın başında gizli tanıkların dinlenileceği yönünde ara karar kurulmasına karşın 26 Nisan 2024 tarihli celsenin ara kararları açıklanmadan önce 19 Ocak 2024'te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, M7... isimli gizli tanığın, gizli tanık programını ihlal ettiği gerekçesiyle yargılamada hazır edilemeyeceği şeklinde mahkemeye yazı yazdığı, bu müzekkerenin zamanında (tüm sanıkların sorgusu bitene kadar) UYAP kayıtlarına işlenmeyerek tüm sanıklar ve avukatlarından uzunca süre gizlendiği, savunma hakkımızın kısıtlandığı sabittir. Bu konu tarafımızca dile getirildiğinde, bahse konu müzekkerenin heyetin de gözünden kaçtığını bizzat mahkeme başkanı duruşmada beyan etmiştir. Gizli tanık M7'nin temin edilip duruşmaya getirilemeyeceği, tanık koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verildiği mahkemece bilinmesine rağmen, sanık ve sanık müdafilerine bu durum bildirilmeyerek bir kısım sanıklara gizli tanığın baskı altında alınan ve tamamen yalan olan ifadeleri sorulmak sureti ile hukuka aykırı işlem tesis edildiği aşikardır. Duruşmada dinlenemeyecek olan ve bu şekilde çapraz sorgulama da yapılamayacağı için beyanları her halükarda hükme esas alınamayacak olan gizli tanığın beyanlarının sanıklara sorulması, gelen müzekkerenin avukatlara bildirilmeyerek itiraz haklarının da engellenmesi hukuka aykırı olmuştur.”
BAŞKAN “DOSYAYI BİR AN EVVEL BİTİRMEM GEREKLİ” DEDİ
Kendilerine ikinci gizli tanık “Ü5” kodun duruşmada dinleneceğinin söylenmesine ve bu konuda ara karar oluşturulmasına rağmen “Ü5”in mahkeme tarafından celse arasında dinlendiğini, buna ilişkin SEGBİS çözüm tutanağını incelediklerinde ise gizli tanığın Mahkeme Başkanı tarafından yönlendirilip daha önceki ifadesinde yer almayan hususların sorulduğunu gördüklerini de belirten Kaplan'ın avukatları şu iddiayı da dillendirdi:
“Sanıklar ve avukatlarına söz tavır ve hareketleri ile uygulanan baskı açıktan hissedilir hale gelmiş, yüzlerce klasörden oluşan, 61 sanığın yargılandığı dosyada maddi gerçeği ortaya çıkarmak adına yapılan tüm taleplerimiz gerekçesiz olarak reddedilip, hemen her celse davanın en geç Ekim-Kasım ayında bitirileceği bizzat başkan tarafından ifade edilmiştir. Daha SEGBİS çözümleri elimize ulaşmadan, çoğu tanık ve müşteki dinlenmeden avukatlara açıktan 'tüm kovuşturmayı genişletme taleplerinizi sunun, esasa ilişkin savunmalarınızı hemen yapın, dosyayı biran evvel bitirmem gerekli' şeklinde açıktan baskı yapılmıştır.”
Avukatlar, 15 madde halinde sıraladıkları itirazlarının ardından “bu hâl ve şartlarda yargılamanın bundan sonraki aşamasını sayın başkan ve heyeti ile yürütmenin, müvekkilim açısından adil yargılanmadığı, tarafsız yargılanmadığı, adaletli ve hakkaniyete uygun bir yargılama yapılamayacağı yönünde büyük şüphe ve kaygı oluştuğundan” ifadeleriyle heyetin reddi ve yeni bir heyet oluşturulması talebinde bulundu.