Haber: Gizem Babacan
Balıkesir Eğitim-Sen 12. Olağan Genel Kurulu 26 Kasım pazar günü Balıkesir Öğretmenevi'nde gerçekleşti.
Kongreye işçi ve kamu emekçileri sendikalarının yanı sıra siyasi parti ve kitle örgütleri de katılarak destek verdi.
Kongre açılış konuşmasını yapan şube başkanı Gürbüz Şahin İsrail'in Filistin'e yönelik soykırıma varan katliamlarını kınayarak sözlerine başladı. Şahin tüm dünyada sermayenin emekçilere yönelik ekonomik siyasi ve ideolojik saldırıların arttığı bir dönemde kongrelerinin toplandığını belirtti. Sermayenin bu saldırılarına karşı emekçilerin örgütlerini güçlendirmeleri için iş yerlerinden başlayarak sendikayı yeniden bir emek örgütü olarak örgütlemek gerektiğini belirtti. Şahin olağanüstü kongre ile yönetime geldikleri yaklaşık 2 yıl içerisinde iş yerlerine yönelik bir çalışma yürüttüklerini ve emekçilerin söz karar ve yetki sahibi oldukları bir emek örgütü inşa etmek için var gücüyle çalıştıklarını dile getirdi.
Kongremizin işçi sınıfı ve emekçilerin hak ve özgürlük taleplerini kazanmaları yolunda bir adım olması gerektiğini belirterek kongreye başarılar diledi.
Kongreye Kristal-İş Balıkesir Şube Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri, Tümtis Balıkesir Temsilciliği, Pir Sultan Abdal Kültür Balıkesir Şube Başkanı, SES, BES, Tarım-Orkam-Sen temsilcileri, EMEP, Sol Parti, HEDEP, CHP, SYKP başkan ve yöneticileri katıldı. Kristal-İş Şube Başkanı Tangüder Tatar yaklaşık 5 yıl önce Gebze'den fabrikanın Balıkesir'e taşındığını, bu süreçte sendika olarak birçok zorlukla karşılaşıldığını ve Eğitim-Sen'in desteği ile birçok zorluğu aştıklarını söyledi. Işçi ve kamu emekçileri sendikaları ile birlikte Balıkesir Sendikalar Birliğini kurduklarını söyleyen Tatar birlikte birçok eylem ve etkinlik gerçekleştirdiklerini belirtti. Kazanmak için birlikte mücadele etmeye devam etmemiz gerekir diyerek kongreye başarılar diledi.
Kongrede söz alan siyasi partiyi ve kitle örgütü temsilleri de kongre başarı dileklerinde bulundular.
Çalışma ve Mali raporun okunmasından sonra kongre delegeleri konuşmalar yaptılar.
Genel merkez delegesi olarak söz alan Kemal Yadırgı dünyanın Emperyalist devletler arasında yeni kamplaşma bloklaşma ve savaşlara sahne olduğunu söyledi Yadırgı usya'nın Ukrayna işgali ve İsrail'in filistine yönelik saldırıların arkasında Emperyalist devletlerin enerji kaynaklarını ve enerji yollarını ele geçirme planları olduğunu söyledi.
İsrail'in Mazlum Filistin halkına yönelik soykırıma Varan saldırganlığının başta ABD Avrupa Birliği ve diğer emperyalist devletlerce seyredildiğini belirten Yadırgı Emperyalist devletlerin faşist İsrail yönetiminin sırtını sıvazladığını belirtti. Türkiye'de tek adam rejiminin içeriye yönelik hamasi nutuklar söylemesine rağmen bu saldırganlığa Göz yumduğunu göz yumakla kalmayıp israille ticari ve ekonomik ilişkilerini son sürat sürdürdüğünü belirten Yadırgı dünya Emperyalist devletlerinin ve Türkiye Tek Adam rejiminin Filistin halkına yönelik soykırımcı katliam'a bu sessizliğini kınadığını belirtti.
Sendika genel merkezinin özellikle öğretmenlik meslek Kanunu'na karşı başlangıçta Ekim ve kasım aylarında bir mücadele geliştirdiğini ancak öğretmenlik meslek kanunu yasalaşmasından sonra emekçileri mücadeleye çekecek bir politika üretemediğini dile getiren Yadırgı öğretmenlik meslek Kanunu ve kariyer basamaklarıyla öğretmenlerin bölündüğünü ayrıştırıldığını ve sermayenin emekçileri bölme politikasını Şimdilik başarıya ulaştığını söyledi.
Türkiye'de işçi ve kamu emekçileri sendikalarının genel anlamıyla Emek örgütü olmaktan uzaklaştığını özellikle kamu meksileri alanında Eğitim Bir Sen ve Türk eğitim-sen gibi sendikaların yandaş ve işbirlik bir çizgiyi izlediklerini Keskin ise emekçilerin ana gövdesinden koparak marjinal eksikliğini belirten Yadırgı,Önümüzdeki süreçte emekçilerin hak kazanması için Sendikanın bir emek örgütü olması gerektiğini dile getirdi.
Bugün bu kongrede iki ayrı Listenin çıkması nedeni Sendikanın işleyişinde ve tüzüğünden kaynaklı problemlerden kaynaklandığını belirten Yadırgı yıllardan beri nispi temsil sistemini savunduklarını bu sistemle bütün anlayışların ve grupların gücü oranında sendika şube ve Merkez yönetimde yer alacağını söyledi. Sendikada Emek örgütüne yabancı birçok unsur olduğunu belirten Yadırgı, eş başkanlık sistemi, danışma meclisleri ve benzeri seçimle iş başına gelmemiş,emekçilerin seçilmiş organlarını dışlayan,emekçilerin iradesi dışında şekillenmiş yapılara son verilmesi gerektiğini belirtti.
Sendikanın bir muhalefet örgütü değil, emekçilerin hak ve çıkarlarını savunan sadece eğitim emekçilerinin değil, bütün işçi sınıfı ve emekçilerin birlik ve mücadelesini geliştiren iş yerinden başlayarak emekçilerin söz, yetki, karar sahibi olduğu bir emek örgütü olması için mücadele etmek gerekir dedi.
Yapılan eleştirilere yanıt vermek üzere söz alan Gürbüz Şahin Olağanüstü Kongreyle işbaşına geldikleri günden bugüne kadar geçen süreçte il ve ilçelerdeki bütün işyerlerine ulaşmaya çalıştık. İşyerindeki emekçilerin görüş ve önerilerini de alarak çalışmalarımızı sürdürdük. Sendikadan hergün istifaların olduğu bir süreçte yönetime geldik. Bizden önceki yönetimşn sendikayı ikiye bölen tutumuna son vererek bu iki yıllık süreçte yüzlerce yeni üye yaptık dedi. Bugün bu kongreye işçi sendikalarının gelmiş olması belki de Balıkesir tarihinde bir ilktir. İşçi sendikasından arkadaşlarımızla Balıkesir'de Sendikalar Birliğini oluşturarak işçi sınıfı ve emekçilerin birliği ve ortak mücadelesi noktasında çalışmalar yürüttük dedi. Nerede bir üyemizin sorunu varsa orada olmaya çalıştık. Bugün sendikamızın karar vermesi gereken soru şudur? Toplumsal muhalefet sendikacılığı mı yapacağız, gerçek bir sınıf örgütü, emek örgütü olmak için sınıf sendikacılığı mı yapacağız? Biz bir emek örgütü olmak için işyerletinden başlayarak emekçilerle birlikte karar alan ve uygulayan bir emek örgütü olmak için mücadelemizi sürdüreceğiz, dedi.
Konuşmalardan sonra seçim gündemine geçildi. Yapılan seçimler sonucunda Emek ve Dayanışma grubunun Gürbüz Şahin başkanlığında oluşturduğu liste seçimleri kazandı.