Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı adli yıl açılışında konuşan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı avukat Erinç Sağkan'ın konuşmasının yayımlanması Cumhurbaşkanlığı ekibi tarafından engellendi.
Sağkan, yaptığı konuşmada, şöyle konuştu:
"Ülkece herkese hayırlı olmasını dilediğim yepyeni bir seçimi çok yakın bir zamanda hep beraber idrak ettik. Bizler, artık kangrenleşmiş meslek sorunlarının hayatımızın önceki dönemine ait olduğu yepyeni bir başlangıcın eşiğinde olduğumuza inanmak istiyoruz.
'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' ilkesinin en somut ifadesi olan Yüce Meclisimize seçilen hukukçu milletvekillerine, Türkiye Barolar Birliği Başkanı, ama her şeyden evvel hukukçu bir meslektaşları olarak gönderdiğim mektupta da ifade ettiğim üzere, Türkiye Barolar Birliği; yasama organımızın demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine, hukuk devletinin işlerliğine katkı sağlayacak her adımında; hukuksuzluklara ve hak ihlallerine karşı verilecek her mücadelede dayanışma içinde olmuştur; bundan sonra da olmaya devam edecektir. Ancak belirtmek isterim ki, hukukçu milletvekillerine gönderdiğim bu mektup, olması gerekenden bir eksiktir. Meslektaşımız ve milletin iradesiyle seçilmiş Milletvekili Can Atalay'ın olması gereken yer, demir parmaklıklar arkası değil, Anayasa Mahkemesinin emsal kararları gereğince milletin Meclisi'dir.
"YOLUMUZU AYDINLATAN IŞIĞIN KAYNAĞI ATATÜRK'TÜR"
Gördüğünüz üzere temelde, geçen sene adli yıl açılış konuşmasında dile getirdiğim sorunlar güncelliğini koruyor. Ancak kararlılıkla dile getirmek isterim ki, son sözüm ve teşekkürüm de ölene kadar aynı kişiye, aynı cümlelerle olacaktır. Çünkü bizim şükranımızın birincil muhatabı da yolumuzu aydınlatan ışığın kaynağı da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. Bize bu umuda ve hüzne doygun coğrafyada Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet payidar kılacak hukuk devletini yeniden, eskisinden daha sağlam şekilde tesis etmenin azmini, kararlılığını ve cesaretini veren, o mavi gözlü Selanikli yetimdir.
"Adalet Mülkün Temelidir" yazılan her mahkeme salonu ve eşitliğin, hakkaniyetin, adaletin, bağımsız yargının ve insan onurunun öğretildiği her hukuk fakültesi salonu Mustafa Kemal Atatürk'ün mirasıdır. Bizler bugün mirasına sahip çıkmak için cübbelerini yeri geldiğinde barınak, yeri geldiğinde yıkılması mümkün olmayan çatı, yeri geldiğinde de tahakkümün karşısında kalkan yapan avukatlarız. Kılavuzumuz, pusulamız, güneşimiz Cumhuriyet'in kurucu değerleri ve Atatürk ilke ve devrimleridir. Yeni adli yılın ülkemize hayırlı olması temennisiyle, hepinize saygılarımı sunuyorum."
KILIÇDAROĞLU'NDAN 'SANSÜR' TEPKİSİ
Sağkan'ın söz konusu açıklamaları ajanslara servis edilmedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yazdığı mesajda, Sağkan’ın konuşmasının yayınlanmasını Cumhurbaşkanlığı ekibinin engellediğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Adli Yıl Açılış Töreninde Erdoğan’ın konuşması neredeyse tüm televizyonlarda canlı yayınlanırken, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Erinç Sağkan’ın çok değerli uyarılarda bulunduğu konuşmasının yayınlanması, Cumhurbaşkanlığı ekibi tarafından engellendi.
Konuşmasında “Adalet sistemine inancı zayıflamış bir toplumun, devletine ve kurumlarına güveni de örselenecektir.” diyen ve bunu bir “fitne” olarak tanımlayan Erdoğan’a sormak isterim…
Sayın Sağkan’ın “Mesleğimizi icra ettiğimiz yargı sisteminde hukuka güven alarm vermektedir.” uyarısı mı fitnedir, yoksa bu konuşmanın engellenmesi mi?
Sayın Sağkan’ın “Ülkemiz, Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 140 ülke arasında 116; Doğru Avrupa ve Asya kategorisinde ise 14 ülke arasında sonuncu olmuştur.” uyarısı mı fitnedir, yoksa bu konuşmanın engellenmesi mi?
Sayın Sağkan’ın “AYM ve AİHM kararları mahkemeler tarafından emsal dosyalarda göz ardı ediliyor.” uyarısı mı fitnedir, yoksa bu konuşmanın engellenmesi mi?
Sayın Sağkan’ın “Meslektaşımız ve milletin iradesiyle seçilmiş Milletvekili Can Atalay’ın olması gereken yer, demir parmaklıkların arkası değil, AYM’nin emsal kararları gereğince milletin Meclisi’dir.” uyarısı mı fitnedir, yoksa bu konuşmanın engellenmesi mi?"