Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Muğla Büyükşehir Belediyesi ziyareti sonrası belediye önünde toplaşan vatandaşlara seslendi.

Özel, yaptığı konuşmada "birilerinin seçimi kazanmak için yapay zeka ve sahte hesaplarla CHP'yi hedef aldıklarını" belirterek şunları kaydetti:

- "Birileri sadece bir seçim kazanmak için, yurtdışında yapay zekalara, deep fake hesaplara sahte videolar çektirip partimizi bir terör örgütüyle göstermeye çalıştıkları o süreci, o süreçteki neleri neleri yaptıklarını unutmadık, unutmayacağız. İşte o süreçte yüzde bir bile olmayan bir partiye, dört milletvekilliği verip ‘Ama susacaksın’ deyip, onları o süreçte oturtanlar adeta o mikrobu Meclis’e taşıyanlar, Cumhuriyet’in temel ilkelerinin belirlendiği, savunulduğu ve Anayasamıza derç edildiği, bayrağımızı, İstiklal Marşımızı, Anıtkabirimize ev sahipliği yapan başkentimiz Ankara’yı, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu ifade eden o maddelere karşı olanların taşıyıcı anneleri, artık içeri soktukları o habis urun kendi kendi etrafa cerahat yaymasına, o mikrobun hastalık yapmasına mani olamıyorlar. İşte o dönemde susturdukları ama ‘Kadınları sokak köpekleri gibi başı boş bırakamayız, bekar kadınlar sahiplendirilmelidir’ diyenler. Yine geçmişte Gonca Kuriş cinayetlerini işleyen domuz bağcı Hizbullah teröristlerine avukatlarıyla, seçimlere 10 ay kala kanun yararına bozma gibi devletin ulvi menfaatleri için bakanlığa verilmiş bir hakkı suistimal ederek, seçme ve seçilme hakkı verenler, Türkiye’nin dört bir yanında aday yapanlar, Meclis’e taşıyanlar şimdi ilk dört madde için o taşıdıklarının ifadelerine karşı birisi ‘Gündemimizde yok’, öbürü ‘İlk dört maddeye şaşı bakanın bizim gözümüzde yeri yok’ diyorlar. Günlerce sustular. Günlerce sordum, sustular. Ama en nihayetinde yarım yamalak, kaçamak cevaplar verdiler.”

MHP’YE UYARI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ahlat’ta HÜDA-PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ile verdiği fotoğrafı hatırlatan Özel, şu ifadeleri kullandı:

- 10 gündür Sayın Bahçeli’nin sağlık durumunun kötü olduğu haberleri çıkınca, Sayın Bahçeli ile ilgili uzun süre bir şey demedim. Sonra Meclis Başkanvekilimize, Celal Adan’a sordum. Sağlık durumunun iyi olduğunu öğrendim. Ondan sonra sorular sormaya başladım. Bu arada ister Sayın Bahçeli’ye, ister bir başka lidere yapılan bu sahte saldırıların, sağlık durumlarıyla ilgili Türkiye’de endişe yaratacak açıklamaların ya da her birimizin, CHP’li veya başka partiden, aile hayatlarıyla ilgili, özel hayatlarıyla ilgili her gün yalan üretenlerin bu ülkenin baş düşmanı FETÖ’cüler, FETÖ’cü hesaplar ve firardaki hainler olduğunu ve onlara prim verilmemesi, onların yalanlarına karşı uyanık olunmasını da her birinizden ayrı ayrı istiyorum. Madem ki Sayın Bahçeli sağlık durumu yerindedir. Çok memnun oldum. Dün de çıktı, gayet sağlıklı şekilde bize ağzına geleni söyledi. Canı sağ olsun. Ama dün dedi ki, ‘İlk dört maddeye şaşı bakana biz de kötü bakarız, gönlümüzde yoktur’ bilmem ne. Sayın Bahçeli vallahi gördüm. İlk dört maddeye şaşı bakmayı bırakın, ağzına geleni söylüyor da el ele tutuşmuşsunuz. Halay çeker gibi duruyorsunuz, şaşı gözlerle size bakıyor. Siz bu Hüda Par’cının elini daha ne kadar tutacaksınız? Onunla Ahlat’a, onunla bu ülkeyi bize vatan yapan Ahlat’a, Malazgirt’e, Samsun’a Milli Mücadele’yi başlatan, gidip el tutuşmaya devam ederseniz, bu millet size şaşı bakmayı bırakın, gönlünden söküp alacak. Uyarıyorum hepinizi.

SEÇİM AÇIKLAMASI

Erken seçim tartışmalarına bir kez daha değinen Özel, ayrıca şu ifadeleri kullandı:

- “Sayın Erdoğan’a bir kez daha hatırlatırım ki, bu sefer sizin ikinci adaylığınız diye YSK’ya karar aldırdınız. Orası da çok tartışmalı. Üçüncü kez Cumhurbaşkanı ama Anayasa’dan sonra ikincisi. YSK kararları temyiz edilemiyor. Tartışılamıyor. YSK dedi ki ‘Bu ikinci dönemi’. Bir daha aday olması için artık kendinin seçimleri yenilemesi yetmiyor. Ancak Meclis erken seçim kararı alırsa son bir kez aday olabiliyor. Onun için şunu söylüyoruz ki sakın dört yıl seçim yok. Dört yıl seçimsiz bir dönem. Öyle bir şey yok. Geçim yoksa seçim vardır. O zaman bir sandığa ihtiyaç vardır. Onu durup durup, milletin anasını ağlatıp, fıstıkçıyı, üzümcüyü, çaycıyı, zeytinciyi, pamukçuyu, emekliyi, emekçiyi kahredip yoksulluk içinde süründürüp, üç sene sonra ‘Bana gel seçim yapalım’ dersen biz orada yokuz. Beş yıllığına seçildin. Bunun ortası tam 2,5. Seneye kasım. Eğer seneye kasımda sandığı getiriyorsan, ‘Yok ben yapamıyorum, kasımı beklemeyelim, bu sene kasımda yapalım’ dersen ben dünden hazırım, bugünden razıyım. Buyur gel. Ama efendim şimdi olmaz. Sana bir yıl mühlet. Ben bir yıl arı gibi çalışırım. Belediye başkanlarım çalışırlar çalışıyorlar. Büyükşehirleri, illeri, ilçeleri hepsi çalışır. CHP grubu, milletvekilleri arı gibi çalışır. Bu sene şimdi seçim olsa 15 sandalye alacaksan, gelecek seçim seneye onu da bulamazsın. Hesabını ve kitabını yap. Seneye kasım ayının birinci, ikinci günü pazar. 2 Kasım Pazar günü sandığı koyarsan el kaldırırız. Erken seçim yaparız. Bu milleti kimin seçeceğini sandıkta görürüz. Ama ‘Ondan sonrasına kalayım. Ben biraz daha oyalanayım. Millet dişini sıksın, ben biraz daha uğraşayım’, biz orada yokuz. Çünkü geçim yok, seçim var. Bu millet seçim istiyor, kaçamazsın.”