Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), tutsakların ömür boyu hapiste kalmalarına neden olan Türk Ceza Kanunu'ndaki ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yürürlükten kaldırılması için Meclis Başkanlığına kanun teklifi verdi. Kanun teklifinde, "ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazına hiçbir şekilde ara verilmemesine" yönelik düzenlemenin bu cezayı alan hasta tutsakların tedavilerini engellediği ve bu nedenle ölümlere neden olduğu vurgulandı.
DEM Parti Grup Başkanvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ile Sezai Temelli imzasıyla verilen kanun teklifinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının, 2001'de kaldırılan idam cezası yerine getirilen bir yasal düzenleme olduğu hatırlatıldı. Teklifte, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının zamana yayılmış bir ölüm cezası olduğun altı çizildi. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazının "ölünceye kadar tek kişilik hücrede infaz biçiminde olduğu" hatırlatılan değişiklik teklifinde, bunun insanlık dışı bir cezalandırma olduğu değerlendirmesi yapılarak, "Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası adeta uzatılmış ve zamana yayılmış ölüm cezasıdır" denildi.
'ÖLÜMLERE SEBEP OLMAKTADIR'
Kanun teklifinde, bu cezaya çarptırılanların tek başlarına yaşamlarını sürdüremeyecek derecede hasta olduklarına dair Adli Tıp Kurumu raporları olsa bile tedavileri için cezalarına ara verilmeyeceği yönünde düzenleme bulunduğu hatırlatıldı. Teklifte, bu düzenlemenin 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 25. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendinde "cezanın infazına hiçbir surette ara verilemez" şeklinde olduğu anımsatıldı. Bu durumun hasta tutsakların tedavilerin yapılmasının engellediğine işaret edilen kanun teklifinde, "Özellikle hasta mahpusların bu rejime göre cezalarının infazı ölümlerine sebep olmakta ve tedavisi uygun sürelerde ve koşullarda yapılmayan hasta mahpuslar her geçen gün ölüme sürüklenmektedir" denildi.
AİHM'İN ÖCALAN KARARI HATIRLATILDI
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) şartlı salıverilme hakkı olmadan ömür boyu hapis cezasının umut hakkı ihlali olduğu yönündeki içtihat kararlarına işaret edilen teklifte, bu kararlardan birinin AİHM'in PKK Lideri Abdullah Öcalan hakkında verildiğine işaret edildi. AİHM'in 18 Mart 2014'te verilen Öcalan kararında, "serbest kalma ümidi olmadan, hapis cezasının infazının ölünceye kadar devam etmesi, Sözleşme’nin 3. Maddesini ihlal eder" ifadelerinin yer aldığı belirtildi.
Teklifte, AHİM'in Kaytan/Türkiye kararında ise umut hakkı olmaksızın "ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hükmünün kurulduğu andan itibaren işkence ve kötü muamele yasağına aykırılık teşkil ettiği değerlendirmesinin yapıldığı vurgulandı.
AİHM'İN YASAL DÜZENLEME TALEBİNE İŞARET EDİLDİ
Teklifte, AİHM, bu kararlarında Türkiye'den "mevzuatın, infazın belli bir aşamasından sonra cezayı değerlendirecek ve mahpusun tahliyesine karar verebilecek bir mekanizma kurmasını tavsiye ettiği ancak Türkiye tarafından bu yönde bir adım atılmadığı belirtildi.
YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMASI İSTENDİ
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasında "şartlı salıverilme düzenlemesinin" bulunmaması ve cezanın infazına ara verilememesi yönündeki düzenleme nedeniyle hasta tutsaklardan Abdulkadir Kutay'ın ölümün eşiğine geldiğini vurgulanan teklifte, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazına hiçbir surette ara verilmeyeceğine dair hükmün yürürlükten kaldırılması istendi.