DÜNYA

DSÖ Sözcüsü: Gazze'deki gibi sistematik bir yıkıma hiç tanık olmadık

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Margaret Harris, İsrail'in saldırdığı Gazze'deki gibi sağlık sisteminin sistematik yıkım örneğine, daha önce tanık olmadıklarını belirtti.

Abone Ol

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Margaret Harris, İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Gazze'deki gibi sağlık sisteminin sistematik olarak yıkımına daha önce hiç tanık olmadığını belirtti.

Harris, İsrail'in 7 Ekim 2023'te Gazze'ye yönelik başlattığı ve bir yıldır aralıksız olarak sürdürdüğü saldırıların sağlık sistemine etkisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"Hasar Görmeyen Sağlık Merkezi Yok"

Gazze'nin sağlık sistemine yönelik aralıksız ve acımasız bir yıla tanık olduğunu söyleyen Harris, "Sağlık sistemi neredeyse tamamen yok oldu. Gazze'deki sağlık tesisleri fiziksel hasar nedeniyle tehlikeye girdi. Binaların hepsi hasarlı. Bir şekilde hasar görmeyen bir hastane veya sağlık merkezi yok" dedi.

Harris, hastanelerin yakıt bulmakta da zorlandığını kaydederek, sağlık merkezlerinin hayat kurtaran hizmetleri vermek için yeterli elektriğe sahip olmadığını söyledi.

"Malzemelerin Gazze'ye Ulaşması Çok Zor"

Hastanelerin tıbbi malzeme konusunda da eksiklikleri olduğunu belirten Harris, "Tüm sağlık malzemeleri tükeniyor. Bu malzemeleri Gazze'ye ulaştırmak çok zor. Sadece Gazze'ye ulaştırmak değil, aynı zamanda altyapıya verilen zarar ve güvenlik riski nedeniyle sağlık tesislerine ulaştırmak da çok zor. Gazze çok tehlikeli bir yer" dedi.

Harris, bu süreçte DSÖ'nün birçok yardım misyonunun (İsrail tarafından) engellendiğini veya reddedildiğini kaydederek, yardım ekiplerinin saatlerce kontrol noktalarında bekletildiğini ve gitmek istedikleri yere ulaşamadığını bildirdi.

Saldırılar sırasında yüzlerce sağlık çalışanının da öldürüldüğünü vurgulayan Harris, bu kişilerin sadece hayat kurtarmak için çalışmalar yürüttüğünü ve savaşın tarafı olmadığını bildirdi.

Harris, Gazze'de yıkılan sağlık merkezlerini yeniden inşa etmek veya restore etmek için çalışmalar yürüttüklerini ancak ihtiyaç duyulan malzemeleri dışarıdan getirmenin "güven eksikliği" ve "başka bir amaç için kullanıldığı varsayımı" ile çok zor olduğunu söyledi.

Gazze'deki sağlık hizmetlerinin yeniden inşası ve restorasyonu için sadece başlangıçta 220 milyon dolarlık bir bütçenin gerekeceğini tahmin ettiklerini söyleyen Harris, "Ateşkes sağlanana kadar resmi ve düzgün bir yeniden inşa sürecine başlayamayız" diye konuştu.

"Başarısızlık Siyasi Çözümün Bulunamamış Olmasında"

Harris, uluslararası sağlık topluluğunun Gazze için ayağa kalktığını, yardım ve destek konusunda güçlü adımlar attığını kaydederek şunları söyledi:

"Bence uluslararası toplumun Gazze'de başarısız olduğu nokta siyasi çözümün bulunamamış olması. Dolayısıyla bir yıl sonra bile, DSÖ ve Birleşmiş Milletler (BM) sisteminin geri kalanının başından beri talep ettiği şeye, yani ateşkese yakın değiliz. (Sağlık sistemine yönelik) Daha önce böylesine sistematik bir yıkım görmedim. Bu hastanelerin imhasının kabul edilemez olduğunu açıkça belirtmemize, bir hastanenin hedef olmaması gerektiğini söylememize rağmen gerçekleşti. Ben daha önce böyle bir şey görmedim ve meslektaşlarım da görmedi. 'Daha kötüsü olamaz' diyorsunuz ve sonra bu yaşanıyor. Gazze'de gördüğümüz şey bu. Sağlık sisteminin devam etmesinin tek nedeni Gazze'deki sağlık çalışanlarının olağanüstü kararlılığıdır."

"En Küçük Mağdurlar Çocuklar"

Bir anne ve büyük anne olarak Gazze'de acı çeken, ihtiyaç sahibi ve hayatını kaybetmiş bir çocuk gördüğünde çok kötü hissettiğini dile getiren Harris, bu durumun yaşanmasına insanların asla izin vermemesi gerektiğini vurguladı.

Kariyerinin büyük bir bölümünü, çocukların aşılanması, onların hayatta kalmasını sağlayacak hizmetler sunmak ve yetişkinlerin tam anlamıyla koruyucu bireyler olmaları için çalışarak geçirdiğini hatırlatan Harris, toplu bir yıkımın yaşandığı ve en küçük mağdurlarının çocuklar olduğu Gazze'de yaşananlar için sık sık ağladığını söyledi.

Harris, hayatını kaybeden ve esir alınan İsrailli çocuklar için de üzgün olduğunu ifade etti.