BirGün yazarı Timur Soykan, ortaya çıkardığı 'tarikatta çocuk istismarı' skandalına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Soykan, Türkiye'de tarikatların altın dönemini yaşadığını vurguladı: "Tarikatlar kutsal değil. Bir kız çocuğunun çığlığını göreceğiz iddianamede ve biz bunu yazmayacağız! Bırakın gazeteci olmayı, insan olan susabilir mi?"
Tarikatta cinsel istismar skandalı haberini ortaya çıkaran BirGün yazar Tirmur Soykan, Halk TV'de İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programında olaya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Cinsel istismar skandalına ilişkin konuşan Timur Soykan, "Bu olay aslında bir kız çocuğumuzun ifadeleri ile başlıyor. Kendisi belli bir yaşa geliyor, geçmişe dönük ifadelere veriyor. Ailesi ve kendisine istismarda bulunan evlendiği kişi hakkında suç duyurusunda bulunuyor. Bu bir iddianameye dönüşüyor. Bu belgeli bir haber" diye konuştu.
"Kendisi yıllarca bir istismar yaşadığını bir radyo programında çocukların evlendirilmesinin konuşulmasıyla anlıyor" diyen Soykan, "Yıllarca uğradığı cinsel istismarın yükü zaten üstünde. Bir doktora gidiyor. Doktor, 'Kocan sana 6 yaşından itibaren istismarda bulunmuş' diyor. Bunun üzerine kendisine oyun gibi gösterilen şeyin istismar olduğunu anlıyor" ifadelerini kullandı.
"BU FOTOĞRAFLAR ÇOK ÖNEMLİ"
İddianameyi haber kaynağından temin ettiğini kaydeden Soykan,şunları anlattı:
"Dehşete düştüm. 1998 yılında İstanbul Fatih'te doğuyor. Babası İsmailağa Cemaati'nin önde gelenlerinden biri, adı Yusuf Ziya Gümüşel. O kişinin kızı. Bir süre sonra iddianamede yer alan ifadelerine göre çocuğumuz 6 yaşında imam nikahıyla 29 yaşındaki Kadir İstekli isimli müritle 'evlendiriliyor'. İfadesinde şunu söylüyor: 'İmam nikahı yapıldı. Sonra bir stüdyoya gittik. Ben gelinlik giydim, fotoğraf çektirdik' diyor. Çocuğumuz sadece o fotoğrafı vermiyor. O fotoğrafla birlikte Kadir İstekli'nin kendisine sarıldığı, yan yana fotoğrafları veriyor. Çocuğumuz o zamanlar 6,7,8 yaşlarında. Bu fotoğraflar çok önemli aslında. Tarikat yapılarında birinin çocuğa sarılması, yan yana fotoğrafı olması çok rastlanır değil."
'Ben anlatacağım bunları, kanıtlamam lazım' diye. Bu fotoğrafları evinden alıyor giderken. Sosyal medyadan tanışıp konuştuğu kadın, 'Sen çocukluğundan itibaren istismara maruz kalmışsın, ses kaydı alarak kanıtla' diyor. Bu çok önemli bir delil. O da bir ses kaydı yapıyor gizlice. O kadar kötü bir ifade var ki, 'Altı yaşında kızım olsa evlendiririm ama istismara izin vermem' diyor."
"DOKTOR FARK EDİYOR, POLİSE HABER VERİYOR"
"6 yaşında evlendirildikten hemen sonra istismar başlıyor" diyen Soykan, "13 yaşında nişan yapılıyor, 14 yaşında da düğün yapılıyor. Düğünden kısa süre sonra hastaneye götürüyor anne. Doktor fark ediyor, polise haber veriyor. Savcılık soruşturması açılıyor. 17 yaşında, kendi rızasıyla evlendirildiği söyletiliyor. Kendisi de annesi de aynı ifadeyi veriyor" ifadelerini kullandı.
"KEMİK TESTİNE 21 YAŞINDA BİRİ GÖNDERİLİYOR"
Soykan, şöyle devam etti: "Tarikatlarda kadının hiçbir söz hakkı bırakılmıyor. O rapor olayında aslında doğum raporu alınsa ortaya çıkacak. 14 yaşındayken kurtarılmış olacak ama bu yapılmıyor, kemik testine gönderiliyor. Kemik testine 21 yaşında biri gönderiliyor."
Türkiye'de tarikatların altın dönemini yaşadığını belirten Soykan, "Tarikatlar kutsal değil. Bir kız çocuğunun çığlığını göreceğiz iddianamede ve biz bunu yazmayacağız! Bırakın gazeteci olmayı, insan olan susabilir mi? Fotoğraf icazet töreni ile ilgili olabilir. Buradaki mesele birincisi mağdurun ifadesi. Gelinlikli fotoğrafın imam nikahından hemen sonra çekildiğini söylüyor. Kadir İstekli ile çok küçük bir çocukken çekilmiş fotoğraflar var. Nişan fotoğrafı..." diye konuştu.
Soykan, şunları söyledi: "Suç duyurusundan sonra boşanıyor. Çocuğunu da alıyor. Uzak bir kentte hayat kuruyor. Çocuğu ile ilgileniyor. Bu çemberden çıkmaya çalışıyor. Böyle çok az insan var."