Rize’nin İkizdere ilçesinde Cengiz İnşaat tarafından yapılmak istenen taş ocağına karşı mücadele eden yurttaşlara bir destek de barolardan geldi. 62 baronun başkanının imzasıyla "Rize İkizdere Vadisi Cevizlik köyündeki insanlarımız, sesinizi duyuyoruz" başlıklı bir metin yayımlandı. Fakat eylemin sürdüğü kentin barosu metni imzalamadı.
‘SİZLERE MÜTEŞEKKİRİZ’
Mezopotamya Ajansı'ndan Tolga Güney'in haberine göre; İkizderelilere seslenilen açıklamada, "Biliyoruz ki sizler; yaşam alanlarınızı, canlıları, ortak yurdumuz olan yeryüzünü korumak için 4 taşocağı projesine karşı günlerdir ayaktasınız. Doğamızı, nefesimizi ve geleceğimizi korumakta gösterdiğiniz kararlılık için sizlere müteşekkiriz. Ağacıyla, kuşuyla, yabanıyla, suyuyla size ait olan yaşam alanlarınızdan 16 milyon tona yakın taş almak istiyorlar. Bunun yaratacağı heyelan tehlikesine, mera ve tarım, balık stok ve arıların beslenme alanlarının tahrip edilmesine, içme suyunuzun kirletilmesine katlanmanızı, susmanızı istiyorlar sizden de. Bilmelisiniz ki, hiçbir şirketin, hiçbir yöneticinin size rağmen buna karar verme yetkisi yok” diye belirtildi.
‘KABUL EDİLEMEZ’
Yaşanılan yerin havasına, suyuna, toprağına olumsuz etki edecek faaliyetlere karşı çıkmanın Anayasal hak olduğu açıklanan açıklamada, "Bizler biliyoruz ki; bütünsel ve gerçekçi bir çevresel etki değerlendirme sürecini tam anlamıyla yürütmeden taş ocaklarının açılmasına karar verilmesi, bütünüyle hukuk dışıdır ve hiçbir biçimde meşru değildir. İdari organların İkizdereliler'in bilgilenme, karşı çıkma, adalete erişme haklarını çiğnemesi; Devletin kolluk kuvvetlerinin, maddi ve manevi varlıklarınızı koruma çabanızı biber gazı ve zor kullanıp sizleri özgürlüğünüzden yoksun bırakarak engellemesi, hukuk dışıdır ve asla kabul edilemez” ifadeleri kullanıldı.
‘HUKUK ALANINA ÇEKİLİN’
İdari yetkililere de seslenilen açıklamada, “Bu süreçte karar alan, kolluk kuvvetlerine emir veren bütün idari organ ve görevlilere, İkizdereliler'in insan olmaktan kaynaklanan haklarını ihlal eden her bir davranışın hukuki sorumluluk doğuracağını dikkate almaları, ivedilikle hukuk alanına çekilmeleri çağrısında bulunuyoruz. Yaşam alanlarını korumak için nöbet tutan insanlarımızla dayanışma içinde olacağımızı, hukukun işletilmesi çabalarını güçlendirmek konusunda sorumluluk duyduğumuzu paylaşıyoruz" ifadeleri yer aldı.