TOPLUMSAL CİNSİYET

Kadınlar pandemi döneminde hiç olmadığı kadar şiddetin ve yoksulluğun girdabına itildi

CHP Bilim Politikaları Kurulu tarafından hazırlanan rapor, pandemi döneminde kadınlarını yaşadıklarını ortaya koydu. Raporda toplumsal buhranın kadınları hiç olmadığı kadar şiddetin ve yoksulluğun girdabına ittiği vurgulandı.

Abone Ol

CHP Bilim Politikaları Kurulu tarafından hazırlanan rapor, pandemi döneminde kadınlarını yaşadıklarını ortaya koydu. Raporda toplumsal buhranın kadınları hiç olmadığı kadar şiddetin ve yoksulluğun girdabına ittiği vurgulandı.

“Derinleşen Buhran Aileleri Dağıtıyor: Tek Adam Rejimi Haneleri Yoksulluğa ve Çaresizliğe Sürüklüyor” başlıklı raporda, “AKP’nin 19 yıllık yönetimi boyunca kadınlar ötekileştirilmeye ve şiddete karşı varoluş mücadelesine sürüklenmiştir. AKP, kadınların öldürülmesine seyirci kalarak kadınlara ikinci sınıf vatandaş statüsünü layık gördüğünü gözler önüne sermektedir.” denildi.

KORUMA TALEBİ YÜZDE 317 ARTTI

Raporda yer verilen bilgilere göre, 2019 yılında nüfusun yüzde 60’ı “toplumda kadınların yaşadığı en büyük sorunun şiddet olduğunu” düşünürken. bu oran 2020 yılında 6 puan artarak yüzde 66 oldu. 2010-2019 yılları arasında kadınların koruma talebi yüzde 317 oranında artarken, davaların kabul oranlarında düşüş görüldü. 2020 yılında en az 300 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 171 kadın ise şüpheli şekilde ölü bulundu. Kadına şiddetteki artışa rağmen, sığınma evleri ve kadınları koruyacak diğer mekanizmaların yetersizliğine dikkat çekilen raporda, “Aile içi şiddet ve kadına karşı şiddet, hâlâ olağan dışı bir anlayışla iyi hâl indirimi veya haksız tahrik indirimi adında birtakım uygulamalarla cezasız kalmaktadır” denildi.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması ve kadınların ataerkil şiddet karşısında korunmasız bırakılmasına da vurgu yapılan raporda, iktidarın İstanbul Sözleşmesi’nden son derece manipülatif gerekçelerle çekildiği hatırlatıldı. “Saray iktidarı, kadınların korunup şiddete ve suistimale karşı güçlendirilmesinin, aile yapısını bozacağını iddia edebilecek kadar toplumsal risklere yabancılaşmıştır” denilen raporda, tehdit altındaki kadınların şikâyetçi olmalarına karşın resmi makamlarca umursanmadıkları için canice öldürüldüğü vurgulandı. Raporda, açıkça “İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı hayatta olabilecek yüzlerce kadın artık aramızda değil” denildi.

İSTİHDAMA KATILIM DÜŞTÜ

Raporda yer alan verilere göre, kadın iş gücü 2020 yılı boyunca neredeyse 1 milyon kişi azalmış ve 10 milyona geriledi. İş gücüne katılımın yüzde 50 ile çok düşük olduğu ülkemizde geniş tanımlı işsizlik kadınlarda yüzde 37,7’ye ulaştı. Ayrıca pandemi döneminde kadınların yüzde 42’si ücret kaybı yaşadı. Raporda ailedeki çocuk, yaşlı ve engellilerin bakımını üstlenen kadınlara tatminkâr bir destek sunulmaması da eleştirildi.

Raporda pandemi sürecinde kadınların yüzde 73’ünün artan düzeyde ekonomik sorunlar yaşadığını belirtirken, her üç kadından biri kendisini yoksul ya da çok yoksul olarak tanımlamaya başladı. Ücretli çalışan her 4 kadından 1’i, esnek çalışan her 3 kadından 1’i işini kaybetti. Pandemi öncesi ev işlerine 4 saatten fazla zaman ayıran kadınların oranı yüzde 16 iken, salgın döneminde bu oran yüzde 42’ye yükseldi.