ÖZEL HABER: HAZAL GÜVEN

Türkiye'nin başkanlık sistemine geçtiği 2017 Anayasa değişikliği referandumuna ilişkin 'mühürsüz oylar' tartışması yeniden alevlendi. Yaşanan usulsüzlükle ilgili o dönem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) bireysel başvuru yapan CHP eski milletvekili Atilla Kart'ın gazeteci Nevşin Mengü'nün Youtube programındaki sözleri tartışmanın fitilini ateşledi. 

Parti adına AİHM'e başvurmasının başta Bülent Tezcan olmak üzere, o dönemki parti yöneticileri tarafından engellendiğini söyleyen Kart, yaşadığı süreci "travma" olarak niteledi. 

Tıpkı Atilla Kart gibi AİHM'e bireysel başvuruda bulunan bir diğer isim ise Musa Çam'dı. Referandum sürecinde partisinin İzmir Milletvekilliği görevini sürdüren Çam da 'mühürsüz oylar' tartışmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Dokuz8'e konuşan Çam, "İlk başvuruyu bizzat ben yaptım ve parti genel merkezine ilettim" diyerek seçim gününe ilişkin şunları söyledi: 

"Dünyanın hiçbir ülkesinde cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi yok ve Türkiye'ye özgü bir model oluşturuldu. Demokratik parlamenter sistem rafa kalktı ve tek adam sistemi inşa edildi. O gün bizim birçok eksiğimiz var. Ama saat 16.30’dan sonra Bülent Tezcan bütün üyelere bir mesaj göndererek YSK'nın aldığı kararı duyurdu. Bu anayasamıza aykırı bir durumdu." 

"ÇOK SAYIDA MİLLETVEKİLİ YSK'NIN ÖNÜNE GİTMEYİ ÖNERDİ, GENEL MERKEZ REDDETTİ"

Çam, YSK'nın 'mühürsüz oylara' ilişkin kararının ardından çok sayıda milletvekilinin YSK önüne giderek bir mücadele başlatılması yönünde talepte bulunduğunu aktararak sözlerine şöyle devam etti: 

"Milletvekili ve Ankara Barosu'na kayıtlı tüm hukukçuların YSK önünde toplanarak bir mücadele başlatması gerektini Genel Merkez'e ilettik. Bu gerçekleşmedi. Partimizin yetkilileri bunu reddetti. Oysa Ankara Barosu'na kayıtlı ve tüm millevekili arkadaşlarımızın orada olması gerekirdi. O günkü parti genel merkezinde bulunan arkadalarımıza bunu kabul ettiremedik. Çok sayıda millevekili istedi. Parti yönetimi tarafından kabul görmedi. Gerekçe olarak ise "Provokasyon olabilir" denildi."

"GENEL MERKEZ BAŞVURU ADIMIMI PEK DE HOŞ KARŞILAMADI"

Çam sözlerine genel merkez tarafından YSK önünde bir araya gelme talebi de reddedildikten sonra, "Bireysel başvuru yapmam gerektiğini düşündüm" diyerek devam etti. Ancak AİHM'e başvuru kararının "Genel Merkez tarafından hoş karşılanmadığını" söyledi. 

"Bunun akabinde bireysel başvuru hakkımı kullanmam gerektiğine karar verdim. Hukukçu arkadaşlarımla istişare ettik. İlk başvuruyu bizzat ben yaptım. Benden sonra Atilla Bey (Kart) gitti. Başvuru kararımı belgelerimle birlikte Bülent Tezcan’a bildirdim. Bu kararım çok sıcak karşılanmadı." 

"'MÜHÜRSÜZ OYLAR' İÇİN BİREYSEL BAŞVURU YAPMAMIN FATURASI KESİLDİ"

Musa Çam, bu adımın ardından parti yönetimindeki görevlendirmelerin dışında kaldığını belirterek, "Bana bu bireysel başvurunun faturasının kesildiğini düşünüyorum" dedi. 

"En 2015 yılında CHP 45 seçim bölgesinde ön seçim yaptı. Görev yaptığım İzmir'in ön seçiminde 1. Bölgede galip geldim. Oldukça yoğun ve zorlu olan plan bütçe komisyonunda 7 yıl görev yaptım. Ama 2018’de ben neden yokum? İşte onu bilmiyorum. Anlıyorum ki bu referandum sürecinde yaptığım bireysel başvuru adımımın ardından bana bir fatura kesildi."