TBMM Genel Kurulu'nda CHP'nin Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni sonrasında teğmenlere açılan soruşturmaya ilişkin verdiği genel görüşme önerisinde CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ile AKP Ankara Milletvekili arasında "özel araç" tartışması yaşandı. 

AKP Ankara Milletvekili Osman Gökçek, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın'a İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından araç tahsis edildiğini iddia etti. Bu iddia üzerine Meclis'te araba tartışması yaşandı.

CHP'nin Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni sonrasında teğmenlere açılan soruşturmaya ilişkin verdiği genel görüşme önerisine ilişkin partiler grupları adına konuşmalarını yaparken, AKP'li Osman Gökçek sataşma olduğu gerekçesiyle yerinden söz aldı.

"Mustafa Kemal Atatürk'ü maymuna benzeten kişiyi danışman yapan Sayın Kılıçdaroğlu'ydu, bir kere, öncelikli olarak bunu size hatırlatmak isterim. Mustafa Kemal Atatürk'le alakalı olarak bu kelimeyi çok militarist olarak bulan kişi kimdi? Sayın Canan Kaftancıoğlu'ydu değil mi? İşinize gelince Atatürkçüsünüz, işinize gelince Atatürkçü değilsiniz" dedi.

Ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, "Bu Meclisin bir tartışma düzlemi ve tartışma düzlemini götürebilecek bir entelektüel, bir ahlaki düzleminin olması lazım. Konuşmacının her iki düzlemden de eksik olduğunu görüyoruz, dolayısıyla sözlerinin, iftiralarının hepsini kendisine iade ediyoruz. Konuya gelememesini anlayışla karşılıyoruz çünkü konuya gelebilmek için konuyu bilmek, konuyu karşılayabilecek bir ahlaki cesarete ve aydın namusuna sahip olmak lazım. Buna sahip olmayanların bunu yapamaması son derece açıktır" dedi.

Bunun ardından tekrar söz alan Osman Gökçek'in sözlerinin ardından Gökhan Günaydın'la aralarında 'özel araç' polemiği yaşandı:

Osman Gökçek:

"Bana ahlaktan en son söz edecek kişi Gökhan Günaydın'dır. Niye? İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin arabasını kendisine tahsis etmiş. Buraya, 200'ün üstünde buraya girmiş bir adamdır, bir. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yardım kartlarıyla kendi başına jöle alan Gökhan Günaydın'dır, bu iki. Değerli CHP'li milletvekilleri, size araba vermiyor Ekrem İmamoğlu ama Gökhan Bey'e araba veriyor; bakın, aslında ben sizin hakkınızı da savunuyorum yani bu konudan dolayı beni alkışlamanız lazım. Gökhan Bey, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin arabalarını kullandığınızdan dolayı kendinizi ahlaklı olarak görüyorsanız size diyebilecek laf bulamıyorum. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyen ve orada garibin gurebanın hakkını yiyen bir kişi olarak oturuyorsunuz, bana burada kalkıp da ahlaktan, namustan bahsetmeye kalkıyorsunuz.

Ankara Anıttepe'de bir trafik kazası oluyor; İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin arabası, arabada çakar var ve bu arabayı durduruyorlar, kendi şoförünün beyanatıdır, tutanaklara düşmüştür; arabanın içinde Gökhan Günaydın'ın olduğunu söylüyor. Şimdi buradan herkese sesleniyorum: İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin benim vereceğim araç plakası eğer ki Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne 200'den fazla giriş yapmadıysa ben milletvekilliğinden istifa ediyorum. Senin eğer o arabaya bindiğini ispatlarsak sadece grup başkanvekilliğinden istifa ediyor musun? Hadi gel göreyim seni."

Gökhan Günaydın:

"O direksiyonu, satın aldığın yalancı tanıkla beraber sana ilk mahkemede yutturacağım Osman Gökçek! İlk mahkemede yutturacağım! Seninle ilgili olarak -yalan söylüyorsun- savcılığa defalarca suç duyurusunda bulundum. İnşallah, milletvekilliğin bittikten sonra suçlamaya yönelik ceza davasını da göreceğiz. Siz beraber Ankara'yı parsel parsel boşalttınız. Eğer bu memlekette yargı olsaydı sen de baban da asla dışarıya çıkamazdınız.

Bu memleketin FETÖ'cülerle beraber kurduğu televizyon kanalından her gün insanlara iftira eden, sonra da utanmadan buralarda dolaşan, kendi arkadaşlarını bile mahcup eden, arkadaşlarının senin arkandan 'Ya, kusura bakma, bu da böyle ama ne yapalım' dedikleri, babanı görevden aldıkları ama yargılayamadıkları bir düzenin içerisindeyiz.

O benim eski şoförüm, bir araçla trafik kazasına karışmıştır, araç bana ait değildir. Araçta benim olduğuma ilişkin beyanda bulunmuştur. Yalan beyanda bulunduğu için ben onu işten çıkardım, sen onu satın aldın. Sen satın almayı bilirsin. Senin o verdiğin parayı da senin boğazından teker teker çıkarmazsam Gökhan Günaydın değilim."