6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremler ile 20 Şubat 2023 Hatay depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Urfa Emek ve Demokrasi Platformu, depremlerin ikinci yıldönümü dolayısıyla basın açıklaması düzenleyerek hayatını kaybedenleri andı.

Platform, 53 bin 537 kişinin hayatını kaybettiği, 39 bin 441 binanın anında yıkıldığı ve 271 bin 892 binanın kullanılamaz hale geldiği bu büyük felaketin “asrın felaketi” olarak nitelendirildiğini belirtti. Ancak, depremlerle ilgili tüm verilerin iki yıl geçmesine rağmen hala tam anlamıyla açıklanmadığına dikkat çekildi.

Açıklamada, merkezi ve yerel yönetimlerin depreme hazırlıklı olmak için gerekli çalışmaları yapmadığı ve arama kurtarma çalışmalarının koordine edilememesi nedeniyle birçok vatandaşın hayatını kaybettiği ifade edildi. Hayatta kalanların ise kaderlerine terk edildiği vurgulandı.

Urfa Emek ve Demokrasi Platformu, geçen iki yıl içinde depremin yarattığı yıkımın sonuçlarını ortadan kaldırmak ve benzer acıların yaşanmaması için büyük çaba sarf ettiklerini belirtti. Ancak, ilk günden bu yana aynı sorunlarla boğuşulduğuna ve herhangi bir çözüm üretilmediğine dikkat çekildi.

Açıklamada, siyasi iktidarın depreme karşı önleyici tedbirler almadığı ve deprem sonrasında uyguladığı kararlarla yıkımın boyutunu daha da büyüttüğü ifade edildi. Deprem bölgelerinde yaşayan insanların hala eğitim, sağlık, barınma, beslenme ve sağlıklı su gibi temel haklardan mahrum olduğu belirtildi.

Platform, afetin felakete dönüşmesinin ardında rantçı ve piyasacı politikaların yattığını savundu. Sermayenin kar hırsının insan yaşamının önüne geçtiğine dikkat çekilerek, depreme dayanıklı yerleşim alanları ve yapılar tasarlamanın tek yolunun mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı hizmetlerinin eksiksiz bir şekilde uygulanması olduğu vurgulandı.

Urfa Emek ve Demokrasi Platformu, bilim ve tekniği halk yararına kullanma sorumluluğunu kararlılıkla sürdüreceklerini açıkladı. Benzer felaketlerin yaşanmaması için acil adımlar atılması gerektiği belirtilerek, yapı denetim sisteminin TMMOB, üniversiteler ve ilgili kesimlerin katılımıyla kamusal bir anlayışla yeniden düzenlenmesi çağrısı yapıldı.

Son olarak, ülkenin ve yurttaşların bu büyük acıları hak etmediği vurgulanarak, bilimin, tekniğin ve doğanın sesine kulak verilmesi gerektiği ifade edildi.