Melih Bulu, görevine başlamasından 6 ay sonra yine Erdoğan’ın kararıyla görevden alınmış, yerine Boğaziçi akademisyenlerinin yüzde 95’inin karşı çıktığı Naci İnci atanmıştı. Akademisyenler, Bulu’nun atanmasında olduğu gibi İnci’nin rektör olarak göreve getirilmesine de karşı çıkarak nöbetlerini sürdürdü.
1000. Gün Nöbetinde Geniş Destek
Akademisyenlerin 1000. gün nöbetinde bir kez daha Güney Meydan’da bir araya gelen direnişe, öğrenciler, mezunlar, siyasi parti temsilcileri, sendikalar ve milletvekilleri destek verdi.
“Kurumumuz Özgürleşene Kadar Buradayız”
Nöbetin açıklamasını akademisyenler adına Ahmet Ersoy yaptı. Ersoy, şu ifadeleri kullandı:
“Boğaziçi Üniversitesi akademik nöbeti, Melih Bulu’nun 1 Ocak 2021’de tepeden inme bir kararla rektör olarak atanmasını izleyen hafta, 5 Ocak 2021 Salı günü başladı. Barışçıl bir protesto olarak cüppelerimizi giyip Güney Meydan’da sırtımızı rektörlük binasına dönerek ilk sessiz nöbeti gerçekleştirdik. İlk günlerde onlarca olan katılımcı sayısı kısa sürede yüzlere ulaştı.
Rektörlük, bu nöbeti engellemek için öğretim üyelerine soruşturmalar açtı, bazılarını görevden aldı ya da istifaya zorladı, hak ettikleri kadro yükseltmelerini yapmadı. Mezunlarımızın ve emekli öğretim üyelerimizin üniversiteye girişini yasakladı. Ancak her şeye rağmen bu eylem dört yılı aşkın süredir tek bir gün bile ara verilmeden sürdü.”
Ahmet Ersoy, akademisyenlerin ve Boğaziçi Üniversitesi topluluğunun özerk ve demokratik bir üniversite talebinden asla vazgeçmeyeceğini vurguladı.
Nöbetin Anlamı ve Mücadelenin Devamı
Boğaziçi Üniversitesi’nde 1000. gününe ulaşan bu nöbet, Türkiye’nin akademik özerklik ve üniversite özgürlüğü mücadelesinde önemli bir sembol olmaya devam ediyor. Akademisyenler, nöbetlerinin ve direnişlerinin yalnızca bireysel bir protesto değil, tüm üniversite camiası adına bir sorumluluk olduğunu ifade etti.
