Sadet Berkyürek/İskenderun

Her yıl olduğu gibi bu yılda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadınlar İskenderun'da da sokaktaydı.

İskenderun Kadın Platformunun öncülüğünde kadın yürüyüşü düzenlendi.  13.30'da Sağlıklı Yaşam Parkı'nda toplanan kadın Platformu üyeleri, siyasi parti, sivil toplum kuruluşlarından kadın temsilciler ile bireysel katılımcıların oluşturduğu kadın grubu Boyacılar Parkına kadar yürüdü.

Türkçe, Arapça ve Kürtçe dillerinde sloganlarıyla yürüyüşe arbane grubu da eşlik etti. Yürüyüş sırasında tertip komitesinden Meryem Kılınç kadınları savaşa karşı bir dakikalık sessiz duruşa davet etti. Kılıç, Suriye'den azınlıklar ve Alevilere yönelik Suriye'de azınlıklar ve Alevilere yönelik şiddet haberlerinin son iki günde yoğunlaştığını belirtti, tüm dünyada kadınların barış istediğini kaydetti. Kılıç’ın davetine katılan kadınlar yürüyüşü durdurarak 1 dakikalık sessizlikle Suriye’de ve dünyada şiddet ve savaşı protesto etti. Yürüyüş için Şehit Pamir Caddesi'nde bir süre trafik akışı durduruldu, kadınlar yürümeye başladıktan sonra önlem alınarak tek şeritten trafiğin akışına izin verildi

Yaklaşık 30 dakika süren yürüyüşün ardından kadınlar Boyacılar Parkına ulaştı. Burada platform adına basın açıklamasını platformun dönem sözcüsü Belgin Ayrancı okudu. 8 Mart 1857'de eşit işe eşit ücret sloganıyla kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinin ilk adımının atıldığını hatırlatan Belgin Ayrancı şunları söyledi:

"Her yıl olduğu gibi hayatlarımız haklarımız özgürlüklerimiz üzerinden pazarlık yapanlara inat yine alanlarda tek ses susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz diyoruz."

İKTİDARIN DÜZENLEMELERİ UÇURUMU DERİNLEŞTİRİYOR

Türkiye'de iktidarın kadının kamusal alandan, güvenceli çalışma yaşamından çeken, onu eve hapseden düzenlemelerle, toplumsal cinsiyet eşitliği arasındaki uçurumu derinleştirdiğini vurgulayan Ayrancı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İstanbul sözleşmesinden hukuksuzca çıkan iktidar kadınların şiddet karşısına güvencesi olan 6284 sayılı kanunu kadın ve kız çocuklarının en büyük hukuksal güvencesi olan Medeni yasada yer alan kadınların lehine maddeleri hedefini alıp yanına Tarikat ve cemaatleri de alarak mücadele ile ettiğimiz haklarımızı gasp etmeye devam ediyor."

SURİYE’DE AZINLIKLARA VE KADINLARA SALDIRILAR HAD SAFHADA

Suriye'de son günlerde sivillere yönelik saldırılara da dikkat çeken Ayrancı, Suriye'de özellikle dün gece Alevilere ve diğer azınlıklara yönelik saldırıların had safhaya ulaştığını belirtti. Ayrancı, şunları ifade etti: 

“2024 yılında Afganistan, İran, Ukrayna, Abd, Filistin’de kadınlar savaş ve şiddet politikalarına karşı hakları için mücadele etti. Birleşmiş milletler İsrail-Filistin’de kadınların yoğun bir cinsel şiddete maruz kaldığını tespit etti. Suriye’de, özellikle dün gece, Alevilere ve diğer azınlıklara yönelik saldırılar had safhaya ulaşmıştır. Kadınların kaçırılması, tecavüz tehdidiyle sindirilmesi, halkın keyfi gözaltılara maruz kalması, işkenceler, faili meçhul cinayetler, sürekli aşağılanma ve yok edilme tehdidi altında yaşamak artık bir olağan hâl almıştır. Buna rağmen, saldırıya uğrayanlar, kendi yaşam haklarını savunduklarında ‘devrik Esad güçleri’ olarak yaftalanmakta ve suçlanmaktadır. Suriye’de hedef alınan Aleviler, Dürziler ve diğer azınlıklar yalnızca kendi varlıklarını ve yaşam haklarını korumaya çalışan sivillerdir. Tüm çatışma, savaş, iktidar, asimilasyon politikalarının yarattığı şiddete rağmen kadınlar canları pahasına direnmeye devam ediyor.”

CHP’DE BASIN AÇIKLAMASI

8 Mart dolayısıyla CHP İskenderun ilçe başkanlığında düzenlenen basın toplantısında partinin 81 ilde eşzamanlı basın açıklamasını ilçe Kadın Kolları Başkanı Necla Mengüç okudu. CHP İlçe Başkan vekili Filiz Aratemur, kadın kolları üyelerinin de katıldığı toplantıda Mengüç, “Biz kadınlar; Fransız Devriminden Dünya Savaşlarına, Kurtuluş Mücadelesinden Cumhuriyet Devrimine, tarihin yazıldığı ilk günden son güne kadar devrimin öncüsü olduk, olmaya devam edeceğiz. Biz kadınlar dün de vardık, bugün de varız, yarın da var olacağız” dedi.