Ordu Çevre Derneği Yönetim Kurulu, bilirkişi heyetinin hazırladığı rapor hakkında bugün yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada şunlar kaydedildi:

“OBB’nin Melet Irmağı’nın doğu tarafına yaptığı mendirek ve balıkçı barınağı için açtığımız davayı kazanmıştık. OBB, yeniden proje yaparak çalışmalarını devam ettirmek istedi. Ordu İdare Mahkemesine yeniden dava açtık. İddiamız, önceki iddialarımız doğrultusunda ekosisteme zarar vereceğiydi. Mahkeme tarafından görevlendirilen bilirkişi heyeti, yerinde yaptıkları inceleme sonrası iddialarımızı doğruladı. Mahkemeye raporunu iletti. Mahkeme de bu rapora göre kararını verecek. Birincisi gibi bunun da lehimize olacağına inanıyoruz.”

“İMAR PLANI TASLAK OLUP ONAYLANMAMIŞTIR VE YÜRÜRLÜKTE OLAN BİR İMAR PLANI DEĞİLDİR”

OBB’nın kendi kurallarına uymadığını vurgulanan açıklamada, “Bırakın bir inşaatı, bir kümes de yapılsa imar planına göre alınacak bir ruhsat olması gerekirken OBB kendisi imar planı olmadan çalışma yapıyor. Bunu bir yöntem haline getirdi. Gülyalı Çikolata Park ve Kano Park da aynı biçimde imar planı olmadan yapıldı. İmar değişikliğini proje tamamlandıktan sonra yapıyor. Bu usulsüzlük için de dava açtık. Balıkçı barınağı için de bilirkişi heyeti raporunda, ‘imar planı taslak olup onaylanmamıştır ve yürürlükte olan bir imar planı değildir’ vurgusu yapmaktadır” denildi.

“BURANIN KARASAL VE SUCUL CANLILAR İÇİN ÖNEMLİ OLDUĞU, BU KONUDA KORUMA STATÜSÜ YAPILMADIĞI BELİRLENMİŞ”

ORÇEV’in açıklamasında, ekosisteme verilecek zararlara ilişkin bilirkişi raporunda yer alan tespitlerle ilgili şu bilgiler verildi:

“ÇED dosyasında, deniz dolgusu için taşların hangi taş ocaklarından alınacağı belirtilmemiş. Trafik hareketliliği dikkate alınmamış. Karayolları’ndan görüş alınsa da hangi önlemlerin alınacağı belirtilmemiş. Irmağın ağzına bir ya da daha fazla dolgu yapılmasının ırmağın ağzını dolduracağı, ırmağın taşıdığı malzemenin denize ulaşamamasına neden olacağı vurgusu yapılmış. Suyun kirlenmesine neden olacağından balıkların yaşayamayacağı belirtilmiş. Eski çöp alanının etkilerinin ne olacağı araştırılmamış. Proje tanıtım dosyasının hidrolik yönden yeterli ve uygun olmadığı, canlı dağılımı ve bilgisinin çelişkili olduğu belirtilmiş. Buranın karasal ve sucul canlılar için önemli olduğu, bu konuda koruma statüsü yapılmadığı belirlenmiş. Şu an yapılan çalışmalar nedeniyle zarar da vermiş bulunmaktadır. Balıkçı barınağı için yer araştırmasının yapılmadığı vurgulanmış. Planlama tekniklerine uygun görülmediği belirtilmiş. Sonuç olarak, ‘ÇED gerekli değildir” kararının yeterli olamadığı görüş ve kanaatlerini belirtmişlerdir.”